Ticaret Bakanlığı Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürü Avni Dilber, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'la aldatıcı reklamlarla ilgili cezaların doğrudan 10 katına kadar uygulanabileceğini vurgulayarak, "Yani o makbul cezaların alt sınırları belliydi zaten. 10 katına kadar uygulama yetkisi aldık. Önemli olan vatandaşların, tüketicilerin sağlıklı doğru alışveriş yapabilmesi" dedi.
Dilber, İstanbul Ticaret Borsası tarafından online düzenlenen “Borsa Meydanında Sektörler Konuşuyor” etkinliğinin “İnternet Pazar Yerlerinde Gıda Satışı” başlıklı programında, dijital ortamda reklamların bugün yüzde 76'ya ulaştığını belirterek, markaların reklam verme isteğiniy yüzde 76 dijitalde yürüdüğünü kaydetti.
Ürün çeşitliliğinin ve rekabetin arttığını, bu rekabet ortamında ürünlerini ön plana çıkarmak isteyen firmaların, sayısı ve yarışının da arttığını dile getiren Dilber, "Doğal olarak burada bir konu kalıyor ki bundan zarar görme ihtimali çok yüksek olan tüketicilerin de korunması devlet eliyle korunması elzem bir hale geldi." dedi.
Mevzuat altyapısının buna müsait olduğunu vurgulayan Dilber, şöyle konuştu:
"Çünkü kanunun amacında diyor ki bu amacı tüketicinin sağlık, güvenlik ve ekonomik çıkarlarının korunması diye başlıyor. Amacı bu. Dikkat ederseniz sağlık ve güvenlikten başlıyor sonra ekonomik çıkarlarına geçiyor. Dolayısıyla biz de bu noktada etkin bir şekilde aslında çalışmalarımızı yürütüyoruz. Ancak tabii edersiniz ki hepinizde olduğu gibi bizler de dijital dünyaya yetişmekte zorlanıyoruz. Yani biz bu toplantıları belki yeni yeni yapıyoruz ama çoktan hayatımıza girmiş bir durum var. Biz artık karşılaştıkça sorunları çözmeye çalışıyoruz."
- GÖRSELİ İLE GERÇEĞİ UYUŞMALI
Dilber, pazarlanan ürünler vatandaşa ulaşırken en önemli noktanın "doğruluk" olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Ne söylüyorsan öyle olmalı. Yani söylediğin doğru olmalı. Vatandaşı yanıltmamalısın. Bir pizza görseli bakıyorsunuz. Gayet bol peynirli, uzayan peynirli bir pizza ama geliyor hiç de öyle değil. Mesela bunların görselle gerçekleşenin uyumlu olması bizim açımızdan çok önemli, olmazsa bu zaten aykırı burada. Yani bizim Reklam Kurulu olaya bu yönüyle bakarken ben hani bir reklam yönüyle de bakacağım. Bu ürünleri pazarlayanların uymaları gereken birtakım temel kurallar var. Bir söylediğiniz şeyin doğru ve dürüst olması gerekiyor. Yani siz herhangi bir gıda ürünüyle ilgili tüm ürünlerde olduğu gibi bir gıda ürünüyle ilgili bir görsele yer verdiyseniz bunun temel kuralları var. Yani bunun temel kural nedir? Onun karşına karşılık bulması gerekiyor. Bu bizim için çok önemli. Buna doğruluk ve dürüstlük dediğimiz vatandaşın aldatılmaması gereken bir husus olduğunu söylüyoruz."
- İNDİRİMLİ SATIŞLAR KONUSU"Ortalama tüketicinin algılama düzeyini yanıltacak reklam ve ilanlar yapılamaz. Bu söylediklerimiz temel ilkelerden gıda ürünü ya da başka bir ürün olarak çok ayrım yapmıyor ama sonuçta gıda ürünlerinin de bu anlamda bu özellikleri taşıması gerekiyor." diyen Dilber, şunları söyledi:
"Diğer taraftan en önemli gündem başlıklarından bir tanesi biliyorsunuz indirimli satışlar konusu. Yani burada dikkat ederseniz hemen hemen her şeyde indirim var. Bir taraftan aktif fiyatla mücadele ederken bir taraftan yüzde yüz, yüzde iki yüz, yüzde yetmişlerde indirimler görürsünüz. Bu indirimlerle ilgili yapılan tüm hatalar tüm mevzuata aykırılıklar bizim tarafımızdan gerçekten şiddetle cezalandırılmaktadır. Çünkü yine vatandaşın doğru bilgilendirilmesi bakımından çok önemli bir husus olduğunu düşünüyoruz. Yani indirimin gerçek bir indirim olması gerekir. Bu noktada da indirim yaptığı fiyatın daha önceki fiyattan satılıp satılmadığına bakıyorsun."
Vatandaşın algısıyla oynanarak yapılan pazarlama stratejilerine de dikkati çeken Dilber, "Diyelim ki 4 tane paketli sütü bir araya getirip yani paket halinde satıyorlar. Şimdi bu satışta geçen kendim karşılaştım. Tekli sütten daha pahalı olduğunu gördüm. Yani diyeceksiniz ki daha pahalı olabilir mi? Belki görünüşte olabilir. Ama burada da tüketicinin algısıyla oynanması dolayısıyla yani bir toplu alışverişten kaynaklı sanki indirimli alıyormuş gibi bir isteğe kapılarak onu satın almasını sağlarsa bunu da haksız kazançla cezalandırabiliriz." dedi.
Dilber, hafta içinde yasalaşan Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'la aldatıcı reklamlarla ilgili cezaların doğrudan 10 katına kadar uygulanabileceğini vurgulayarak, "Yani o makbul cezaların alt sınırları belliydi zaten. 10 katına kadar uygulama yetkisi aldık. Önemli olan vatandaşların, tüketicilerin sağlıklı doğru alışveriş yapabilmesi" diye konuştu.
Yorumlar
Kalan Karakter: