Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, yakında açıklayacakları yeni destekleme modelinde gezginci arıcılar ile genç ve kadın arıcılara kovan başı ilave destekleme vereceklerini bildirdi.
Yeryüzündeki yaşamın devamlılığının sağlanmasında önemli bir rol üstlenen arıların önemine dikkati çekmek amacıyla 20 Mayıs her yıl Birleşmiş Milletler kararı ile “Dünya Arı Günü” olarak kutlanıyor.
Bakan Yumaklı da Dünya Arı Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, Türkiye’nin bal üretiminde dünyada 2’nci olduğunu vurgulayarak, 2003’ten itibaren arıcıların desteklerden faydalandığını aktardı.
Sektöre 2023’e kadar 1,6 milyar lira destek sağlandığını dile getiren Yumaklı, verilen desteklerin de etkisiyle arılı kovan, bal üretimi ve arıcılık işletme sayısında büyük artışlar kaydedildiğini aktardı.
Yumaklı, 2002’de 74 bin ton olan bal üretiminin 2023’te 115 bin tona çıktığını belirterek, “Söz konusu zamanda arılı kovan sayımızı da 4,1 milyondan 9,2 milyona çıkardık. Amacımız kovan sayılarını artmasının yanında kovan başına alınan balın veriminin ve kalitesinin de artmasını sağlamak.” ifadesini kullandı.
Bakanlık olarak çalışmalarını 5 ana eksende sürdürdüklerini belirterek, şunları kaydetti:
“Bunlar; verimlilik, kalite, sürdürülebilirlik, kayıtlılık ve sektöre yatırım. Arıcılıkta da bu 5 ana eksen etrafında adımlar atacağız. Bu kapsamda yeni destekleme modelimizde gezginci arıcılar ile genç ve kadın üreticilerimize kovan başına ilave destekler verilecek.
İklim değişikliğinin bal arıları üzerinde etkilerine yönelik ulusal ve uluslararası düzeyde çalışmalar sürüyor. İklim değişikliğinin arılar üzerindeki etkilerinin bertaraf edilmesi amacıyla Arıcılık Eylem Planı’nın hayata geçirilmesi için çalışmalara başladık. Bunu ilgili kamu kuruluşları, üniversiteler ve özel sektör temsilcilerinin bir araya gelerek yapacağız.
Bölgesel ırk ve ekotipler ile yapılan arıcılığın geliştirilmesi, bitki örtüsünün korunması, arıcılık yönetimi, hastalık ve zararlılarla mücadele gibi konuları kapsayacak eylem planıyla iklim değişikliğinden kaynaklanan olumsuzlukların arılar üzerindeki etkisinin en aza indirilmesini amaçlayacağız.”