İngiliz kraliyet ailesinin sofrasına kadar giden Türk kirazını kalitesi ve eşsiz lezzetiyle dünyada üne kavuşturan Sultandağı kirazında bu yıl rekolte düştü.
Afyonkarahisarı’ın Sultandağı ve Akşehir ilçesi, Sultandağları’nın etekleri ile aşağıda Eber ve Akşehir göllerinin arasındaki havzada oldukları için farklı bir mikroklimaya sahipler.
Bu mikroklima, bölgede yetişen ihracatlık Napolyon kirazına eşsiz bir lezzet ve yüksek kalite kazandırıyor.
İngiltere ve Almanya başta olmak üzere birçok Avrupa ülkesinin kentinde “Sultandağı kirazı” ya da “Akşehir kirazı” adıyla satılan bölge kirazı, Türk kirazının dünyada üne kavuşmasında önemli rol oynadı. Öyle ki, bölge kirazı “lezzet şöhreti”yle İngiliz kraliyet ailesinin sofrasına kadar ulaştı.
Sultandağı Ziraat Odası Başkanı Hasan Dinç, sitemiz muhabirine yaptığı açıklamada, Sultandağı ve Akşehir bölgesini içine alan havzada hasadın yeni başladığını söyledi.
Havzada iklimsel nedenlerle rekoltede yüzde 60-70 civarında kayıp yaşandığını vurgulayan Dinç, şöyle konuştu:
“Yıllık 30-35 bin ton ihracatlık ve yerli kiraz üretimi yaplıyor bölgede. Bu yıl 10-12 bin ton ancak çıkacak. Şu anda ihracatlık kiraz kilosu 50-55 liradan gidiyor. Böyle devam ederse iyi. Sanayide kullanılan yerli kiraz ise 20 lira. İşçi yevmiyesi 650 lira belirlendi. İlaç, gübre, sulama gibi girdiler de katıldığında 20 lira kurtarmıyor. Maliyetin altına kiraz veriyoruz.”
Dinç, gençlerin özellikle genç kadınların kırsaldan köyden şehirlere kaçtığını belirterek, “Bu da tarımı giderek bitiriyor. Tarım sektörü desteklenmezse maalesef bu durum tersine dönmeyecek” dedi.
