Buğday Mitingi için Tekirdağ’ın Hayrabolu ilçesinde bulunan Özel, ilk olarak iktidara sesini duyurmak isteyen çiftçilerin gerçekleştirdiği traktör konvoyuna katıldı.
Konvoyda bulunan bir traktörü kullanarak miting alanına gelen Özel, mitingde yaptığı konuşmada, 6 Haziran’da hububat alım fiyatlarının açıklandığını anımsatarak, fiyatları görünce üreticinin feryat etmeye başladığını ifade etti.
Bu rakamları duyduktan sonra tam iki hafta boyunca herkesle görüştüklerini dile getiren Özel, şunları söyledi:
“En son geçen hafta Sayın Cumhurbaşkanı ile yaptığımız görüşmede şunu söyledim; ‘Geçen hafta Rize’de memleketinizdeydim, çaya verilen fiyat 17 lira. Maliyetin 3 lira altında. Buğdaya verilen fiyat 9 lira 25 kuruş. Ziraat odalarının hesapladığı maliyetin 2,5 lira altında. Yarın fındık gelir, üzüm gelir. Diğer ürünler gelir ama çiftçiye bu hesap doğru gelmez. Bu hesap tutmaz. Bu borçlar ödenmez. Bu iş böyle yapılmaz. Çiftçiye bunu yaparsanız bu memleketin beli doğrulmaz dedim. Mutlaka taban fiyatların maliyetlerin çok üzerinde, makul bir karla belirlenmesi lazım. Desteklemelerin zamanında verilmesi gerekiyor.’ Bugün mademki böyle bir taban fiyat açıklandı, hiç değilse kilo başına 4 lira destekleme verilerek, bu fiyatın telafi edilmesi ve buğdayın gerçekten para kazandırması için, çocukları okutması, karınları doyurması, borçları ödemesi için buğday fiyatının 15 lira olması lazım. Bakınız, Türkiye kişi başı yıllık ekmek tüketiminde 200 kilo ile dünya birincisi. Bu bir realite, gerçeklik. Bunun bir sebebi alışkanlıklarımız ama önemli bir sebebi de yoksulluğumuz. Ekmek, garibanın katığı. Ekmek fiyatları bu Türkiye’nin en önemli meselelerinden bir tanesi.”
– 5 Tekirdağ büyüklüğünde alanda artık buğday ekilmiyor
Buğdayın ekim alanlarının 1998’de 9,8 milyon hektarken, bugün 6,8 milyon hektara gerilediğine dikkati çeken Özel, “Yani 25 yıl geçti. Nüfusumuz 25 milyon arttı ama buğday tarımı yaptığımız alan 3 milyon hektar azaldı. 3 milyon hektar alan ne demek? 5 Tekirdağ demek. 5 Tekirdağ büyüklüğünde toprağımızda 25 yıl öncesine göre daha az buğday ekiliyor. Oysa nüfus arttı. Boğaz arttı. İhtiyaç arttı. 2002 yılında 67 milyon nüfusumuz vardı. AKP iktidarı geldiğinde, o tarihte 20 milyon ton buğday üretiyorduk. Şimdi nüfusumuz 84 milyon, yine 20 milyon ton buğday üretiyoruz. Ama o günden bugüne 48 milyon ton buğday ithal ettik.” dedi.
– “İthale verilen para çiftçiye verilseydi”
Özel, Türkiye’nin kendi kendine yeten, kendi karnını doyurabilen bir ülkeyken, şimdi buğdayı bile, samanı bile ithal eden bir ülke haline geldiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
“2023 yılında, geçen sene 11,7 milyon ile Cumhuriyet tarihinin en yüksek buğday ithalatı gerçekleşti. 11,7 milyon ton buğdayı ithal etmek yerine o buğdayı iç piyasadan karşılamayı, o parayı size vermeyi, destekleme yapmayı tercih etseler 5 Tekirdağ büyüklüğündeki alan buğday ekilebilir. Herkes para kazanabilir, memleket de boşu boşuna dünyanın parasını kaybetmezdi. Maalesef Trakya’da tarım geriliyor. Gayri safi milli hasıla içinde tarımın payı AKP geldiğinde yüzde 13,9’du. Oysa bu sene 6,3’e geriledi. Yani esas bütün paradan yüzde 14’ü tarıma giderken, şimdi yüzde 6’sı tarıma gidiyor. Ekmeklik buğdayın taban fiyatını yüzde 12’lik artışla, geçen sene 8 lira 25 kuruştu, 9 lira 25 kuruş yaptılar. Makarnalık buğdayı yüzde 11’lik artışla 10 lira 25 kuruş yaptılar. Arpanın zammı ise yüzde 3,5 ile sadece 7 lira 50 kuruş oldu.”
– “Tweet atarak fiyat açıkladılar”
Özgür Özel, eskiden taban fiyatları başbakanların açıkladığını anlatarak, “Şimdi gecenin 11.30’unda tweet atıyorlar. Tweet atarak fiyat verenlere, mazot yüzde 110 artmışken gübre yüzde 35 artmışken bütün masraflar ikiye katlamışken, buğdaya yüzde 10 zam verenlere ve bunu da tweet atarak söyleyenlere yazıklar olsun.” dedi.
“Altın hesabı şaşmaz” diyen Özel, şöyle konuştu:
“2005’te bir ton buğday 9,5 çeyrek altın alıyordu. Hesap ortada. Şu açıklanan fiyatla sadece 2,5 çeyrek altın alabiliyor. Yani bir ton buğdayı koy önüne, içinde yedi tane çeyrek altın kayıp. Her bir Trakyalının, Tekirdağlının, Hayrabolulunun bir ton buğdayın içinden 7 çeyrek altın çaldılar. Alnınızın terini çalanlara, evladınızın rızkını çalanlara ve size bunu reva görenlere yazıklar olsun. Hakkınızı hep beraber arayacağız. Altın hesabından anlamayan, ekmeğe baksın. 200 gram ekmek geçen sene 6,5 liraydı. Doğru mu? Şimdi 10 lira yanı yüzde 54 arttı. Geçen sene 1 kilo buğday satıp, bir ekmek alıyordunuz. Ama artık bir kilo ile bir bardak çay içilemiyor.”
– Mazot hesabıyla buğday fiyatı
Özgür Özel, geçen yıl bir ton buğdayla 375 litre mazot alındığını, şimdi ise bir ton buğdayın 225 litre mazot ettiğini vurgulayarak, “Bir yılda çiftçinin deposundan bir ton buğday için 150 litre yani 2 depo mazot çalındı. Bir ton buğdayda, 2 traktör deposu mazot kayıptır. Geçen yıl 52 ton buğday satan bir traktör alabiliyordu. Şimdi aynı traktörü almak için 110 ton buğday satmak lazım. 110 ton. Bir yılda gübre yüzde 35, mazot yüzde 109, yem yüzde 49, ilaç yüzde 57 zam gördü ama hükümetimiz size yüzde 12’lik fiyat artışını yeterli gördü. Bunu kabul etmiyoruz. Buna itiraz ediyoruz. Sesimizi hep birlikte yükselteceğiz. Çiftçi örgütleri 11 lira diyor maliyete.” diye konuştu.
Özel, dolu yağışının etkili olması nedeniyle konuşmasına son verdi.