Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, ayçiçeğinde 2015 yılında yüzde 79 olan yeterlilik oranının 2022’de yüzde 51’e gerilediğini ifade ederek, “Ayçiçeği üretimimizin ülke ihtiyacını karşılamada yetersiz kalması nedeniyle söz konusu üretim açığı ithalat yoluyla karşılanıyor. 2023 yılında ithalata 2 milyar 67 milyon dolar döviz ödedik” vurgusunu yaptı.
Bayraktar, yaptığı yazılı açıklamada, ayçiçeğinin, ülke ekonomisi açısından çok önemli bir yere sahip olduğunu belirtti.
Tohumlarının yüzde 40-45 oranında yağ içerdiğini, sıvı yağ tüketiminin yüzde 80’inin ayçiçeğinden elde edildiğini vurgulayan Bayraktar, “Küspesinin içerdiği yüzde 30-40 oranındaki protein ile de değerli bir yem olarak hayvan beslemesinde kullanılıyor.” ifadesini kullandı.
Bayraktar, 2022 yılında yağlık ayçiçeği üretiminin 2 milyon 550 bin tona ulaştığını belirterek, şöyle devam etti:
“Bu üretim ülkemiz için bir rekordur. 2022 yılında gerçekleşen rekor üretime karşılık fiyatların düşük olması ile 2023 yılında ekim alanları azaldı. 2023 yılında ekim alanlarında görülen azalma ile üretim 2 milyon 198 bin tona geriledi. Türkiye İstatistik Kurumu ilk tahmin sonuçlarına göre ise bu yıl ayçiçeği üretiminin yüzde 8,7 artışla 2 milyon 390 bin ton olması bekleniyor. Ülkemizde 59 ilimizde ayçiçeği üretimi yapılıyor. Ayçiçeği üreten illerin başında Edirne gelirken bunu Adana, Tekirdağ, Kırklareli ve Konya illeri takip ediyor. Nisan ayında ekilen ayçiçeğinin hasadı ilk olarak temmuz ayı ortasında Çukurova’da başladı. Ağustos ayı itibarıyla Marmara Bölgesi ve diğer bölgelerde de başlayacak.
Bu yıl ayçiçeği üretiminin yoğun olarak gerçekleştirildiği illerde bahar aylarında çiftçilerimiz beklediği yağışı alamadı. Yaz aylarında sıcaklıklar mevsim normallerinin üzerinde gerçekleşti. Haziran ayı son 53 yılın en sıcak haziran ayı oldu. Bu yıl artan aşırı sıcaklıklar çoğu üründe olduğu gibi ayçiçeğinde de verimde azalmaya neden oldu. Bu nedenle çiftçilerimiz ayçiçeğinde beklediği verimi alamıyor.”
– Üretim artışı sağlanamıyor
Ülkede tüm çabalara rağmen ayçiçeğinde üretimin yeteri kadar artırılamadığına dikkati çeken Bayraktar, şunları kaydetti:
“Artan nüfusa paralel kişi başı tüketim de yıllar itibarıyla artış gösteriyor. 2022/2023 döneminde kişi başı tüketim 56,5 kilogram ile son 20 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. 2022 yılına kadar artan üretime rağmen, 2015 yılında yüzde 79 olan yeterlilik oranımız yüzde 51’e geriledi. Ayçiçeği üretimimizin ülke ihtiyacını karşılamada yetersiz kalması nedeniyle söz konusu üretim açığı ithalat yoluyla karşılanıyor. Ülkemiz ayçiçeğinde başlıca ithalatçı ülkeler arasında yer alıyor.
Ayçiçeği tohumu, yağı ve küspesi için toplam ödediğimiz döviz 2023 yılında 2 milyar 67 milyon dolar oldu. Son 5 yılda ayçiçeği tohumu, yağı ve küspesi için ödediğimiz bedel yüzde 117 oranında arttı. 2024 yılı 5 aylık verilerine göre 892 milyon 766 bin dolar değerinde ithalat yapıldığı görülüyor.”
– Fiyat yeterli mi?
Ayçiçeğinde fiyatın, üreticilerin refahı için ne kadar önemliyse, ayçiçeği üretiminin istenilen düzeyde artması için de o derece önemli olduğunu vurgulayan Bayraktart, şöyle devam etti:
“Artan maliyetler ve azalan verimle beraber çiftçilerimiz yeterli geliri elde edeceği fiyatın oluşmasını bekliyor. Geçtiğimiz günlerde Çukobirlik 2024/2025 kampanya dönemi için yağlık ayçiçeği alım fiyatını yüzde 24,4 oranında artırarak brüt kilo başına 15 lira 30 kuruş olarak açıkladı. Üreticilerimiz artan maliyetler karşısında bu fiyatı yeterli bulmuyor.
Başta Trakyabirlik olmak üzere, Karadenizbirlik, Tarım Kredi Kooperatifleri gibi alıcı kurumlar ayçiçeği alım fiyatını belirlerken artan girdi maliyetleri, enflasyon oranı ve üreticilerimizin kârını da göz önüne almalıdır.
Ülkemizde ayçiçeği üretimini artırmak ve halkın temel tüketim maddesinde ithalata bağımlılığı azaltmak için üretmeye istekli çiftçilerimiz var. Yeter ki çiftçilerimiz ürettiği ayçiçeğinden yeterli geliri elde edebilsin.
2022 yılında çiftçilerimiz üretti, ülkemiz için rekor üretimi gerçekleştirdi. Fazla üreten çiftçilerimiz, düşük fiyatla gerçekleştirilen ithal ürünler karşısında mağdur edilmemelidir. Son iki yıldır fiyatların gerilemesi ile ayçiçeğinde ekim alanları azaldı.
Üreticilerimiz yüksek girdi fiyatlarıyla üretimlerini devam ettiriyor. Haziran ayı itibarıyla girdi fiyatlarını incelediğimizde; mazot fiyatları yıllık yüzde 78,5, gübre fiyatları yüzde 51, tarım ilacı fiyatları da yüzde 58 oranında arttı. Bu maliyet yükü altında üretim yapan çiftçilerimiz emeğinin karşılığını alması şarttır. Önümüzdeki üretim sezonunda bazı ürünlerde başlanacak olan üretim planlamasında ayçiçeği mutlaka olmalıdır. Üretimine izin verilecek il ve ilçelerde ayçiçeği üreticilerimize fiyat ve pazarlama garantisi verilmeli, destek miktarları planlama öncesinde açıklanmalıdır.”